18 Mart 2017 Cumartesi

Getiriyor

Getiriyor. Her seferinde geçmişten birşeyler çekip önüme getiriyor. Sıkılıyorum. "Çay koyalım" diyorum. Mutfağa kaçıyorum. Onun önüme serdiği fotoğraflardan, hatırlamak istemediğim o donmuş gülümsemelerden uzaklaşmak isterken peşimden geliyor. Ölenlerden bahsediyor. Ölenleri konuşmayı seviyor. Boşa yaşanmış hayatları anlatırken kendisininkini dolduruyor. Çayı demliyorum. "Dizin başlıyor" diyorum. "Birazdan bakarız" diyor. Bizli konuşuyor sürekli. Ben olmayı özlüyorum. "Bak bu bir paşanın kızıydı. Genç gitti." Elinde tutuyor sararmış ölüm ilanını. Yüzünde bir gülümseme. Kızı mı hatırlıyor, ölümünü mü düşünüyor...çıkaramıyorum. "Haydi şunları kaldır, çayımızı içelim." diyorum. "Dizi başlar şimdi" Topluyor kağıtlarını. Yüzünde bir hayalkırıklığı bana akıyor. Savaşıyorum onunla. İçime işlemeyi biliyor. Sızıyor usul usul. "Daha on dakika var diziye. Kimmiş o kız, anlat bana" derken kendimi bırakıyorum mutfakta, kaynayan suyun buğusunda. Işıkları kısıyorum, televizyonu açıyorum. Sesini kısıyorum. Yanıma oturuyor. Kucağındaki resimleri alıyor tek tek. "Kemal bey'in ilk aşkıydı." diyor. Kemal bey'i tanımıyorum. Salon yaşlılık kokuyor. Anılar çıkıyor karanlıklardan, sararmış kağıt kokusuna kapılıp kucağıma düşüyor her biri. Tanımadığım, çoktan gitmiş yıllar, insanlar, aşklar doluyor gecemize. Dışarıdan bozacı geçiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder